İbrahim'den İbrahim'e

 Ben anlamadım ki derdin nedir ? Yediğin önünde, işin cebinde, düzenin tıkır...

Nedendir bu iç sıkıntısı Allah'ı az mı anarsın, nankörlükte mastır mı yaparsın ?

Derdi biter mi bu dünyanın, hep öyleydi şimdi ne değişti ?

Kafan karışmış senin, acep serin su içersen durulur mu için ?

Düz yola zigzag atarsın, kendine çalım atarsın.

Çok sesliliği bırak sadece sen varsın.

Keyif almak bu kadar mı zor nimetten, kafanı ne diye kuma sokarsın.

Şiir mi sandın bunu sen kafiye ararsın.

Cevap ver sen kendine bunu neden yaparsın ?

Öteki cevap verir:

Rabbim hep içimde benim, lakin ben ona uzağım,

Işık yanarsa neşeyle dolar, sönünce kedere dalarım.

İman içimde emme kafirliğe bir adım uzağım.

Hafif yükü uzun süre taşıyınca, ağır gelir bana,

Her şiire kafiye aramak, yeterli bir bela.

İsterim her şey düz olsun, mutluluğum daim olsun.

Halbuki buranın raconu bu, rahat yok kimseye.

Derdi olmayan, dert arar kendine.

Diğeri yeniden:

Aşksa aşk, imansa iman, rızıksa rızık, derdin nedir senin abe zındık ?

Yolun çoğu gitti, azı kaldı, hamdın, yandın, pişemedin, akıllan artık.

Doğru yol düzdür, kenara yanaşma

Sen işi ayaklara bırak, uçuruma yaklaşma

Her şey gelir geçer, Allah baki,

İman yeter, bırak gerisini.

İbodan  Hüstın'a:

Ben bana çok uzağım, kendimi kendimde ararım,

Ne çiledir derdim, ne de derdimi bilirim.

Garip bir şekilde yaşatılır giderim.

Artık net olmanın zamanı geldi, fluya dayanamam.

Hedefler koydum kendime, nasılda uyuyorum, inanamam.

Yorumlar

Popüler Yayınlar